Ayvalık’ta geçen romanları yalnızca “şehir sınırları”yla düşünmek eksik kalır.
Ege edebiyatında kasabalar birbiriyle konuşur: Ayvalık, Cunda, Midilli, Edremit Körfezi…
Bu coğrafyada yazılmış pek çok romanda Ayvalık ya doğrudan sahnededir ya da ruh veren arka plandır.
Bu bağlamda okunması çok kıymetli bir isim Sabahattin Ali’dir.
Ali’nin öykü ve romanlarında Edremit Körfezi ve çevresi güçlü bir mekân olarak yer alır; Ayvalık, bu dünyanın doğal parçasıdır.
📖 Önerilen Okumalar
Hasanboğuldu
Mekân olarak Kazdağları ve Edremit çevresi öne çıksa da, anlatının Ege kasabası ruhu Ayvalık’la birebir örtüşür: doğa, sınıfsal farklar, kader.
Değirmen
Ege kasabalarının yalnızlığı ve içsel çatışmaları üzerinden ilerler. Ayvalık okuru için tanıdık bir atmosfer sunar.
Bir diğer önemli bağ ise Cevat Şakir Kabaağaçlı’dır.
Halikarnas Balıkçısı olarak bilinen yazar, yaşamının bir bölümünü Cunda Adası’nda geçirmiştir.
Metinleri çoğunlukla Bodrum’la anılsa da, Ege’nin ada-kasaba kültürü Ayvalık okuması için tamamlayıcıdır.
📖 Tamamlayıcı Okuma
Mavi Sürgün
Ege’yi bir yaşam biçimi olarak anlatır. Ayvalık ve Cunda’yı anlamak için ruhsal bir anahtar gibidir.
Bir romanı “Ayvalıklı” yapan şey sence mekân adı mı, yoksa taşıdığı Ege ruhu mu?