Fatih Belediyesi tarafından düzenlenen Kurabiye Atölyesi, çocukların hem eğlenerek öğrenmesini hem de yeteneklerini keşfetmesini sağladı. Minik ellerden yükselen mis gibi kurabiye kokuları, atölyeye neşe ve heyecan kattı. Çocuklar bu etkinlikte yalnızca hamur yoğurmadı; üretmenin mutluluğunu, birlikte çalışmanın keyfini ve kendi emeğine güvenmeyi deneyimledi. Mutfakta geçirilen bu özel anlar, özgüvenlerini artırırken hayal güçlerini de besledi. Silivrikapı Karınca Eğitim Birimi’nde gerçekleşen atölye, çocukların erken yaşta sorumluluk almasını ve yeni beceriler kazanmasını teşvik eden güzel bir örnek oldu. Emeği geçen herkese teşekkürler; çocuklarımızın ellerine sağlık. Bu tür etkinlikler, geleceğin şeflerini ve üretken bireylerini yetiştirme yolunda atılmış kıymetli adımlar olarak hafızalarda yerini aldı.

İstanbul’un Fatih ilçesinde, zamanın sessiz tanıklarından biri olan Hacı Evliya Çeşmesi, 17. yüzyılda Şeyhülkurrâ ve padişah imamı Evliya Mehmed Efendi tarafından inşa ettirilmiştir. Osmanlı ilim ve din hayatında önemli bir yere sahip olan Evliya Mehmed Efendi, yalnızca ilmiyle değil, bıraktığı hayır eserleriyle de adını tarihe yazdırmıştır. Dönemin önde gelen Kur’an âlimlerinden biri olan Evliya Mehmed Efendi, padişah imamlığı görevini yürütmüş; ilmî kimliği, saygınlığı ve vakıf anlayışıyla tanınmıştır. İnşa ettirdiği bu çeşme, Osmanlı’da su hayratlarının toplum hayatındaki önemini yansıtan zarif örneklerden biridir. Çeşme, sadece susuzluğu gidermek için değil, “sadaka-i câriye” anlayışının somut bir ifadesi olarak yapılmıştır. Kesme taş işçiliğiyle sade fakat vakur bir görünüme sahip olan Hacı Evliya Çeşmesi, aradan geçen yüzyıllara rağmen Osmanlı şehir kültürünün izlerini taşımaya devam etmektedir. Bugün aktif olmasa bile, bulunduğu yerde Fatih’in tarihsel dokusunu tamamlayan önemli bir kültür mirası olarak varlığını sürdürmektedir. Hacı Evliya Çeşmesi, ilimle yoğrulmuş bir hayatın, hayırla taçlanan sessiz bir hatırası olarak İstanbul’un hafızasında yaşamaya devam ediyor.

İstanbul Valiliği iş birliğiyle, şehrin ticaret ve zanaat hafızasında önemli yere sahip 13 tarihî han için restorasyon projeleri hazırlanıyor. Çalışmalar kapsamında Büyük Yeni Han, Büyük Valide Han ve Balkapanı Han da yer alıyor. Yüzyıllar boyunca İstanbul’un ticaret hayatının kalbinde bulunan bu hanlar; tüccarların, esnafın ve zanaatkârların buluşma noktasıydı. Zamanla yıpranan ve işlevini kaybetmeye başlayan yapılar, özgün mimari kimlikleri korunarak yeniden İstanbul’a ve özellikle Tarihi Yarımada’ya (Suriçi) kazandırılacak. Restorasyon projeleriyle amaçlanan yalnızca binaları onarmak değil; han kültürünü, üretim ruhunu ve şehir belleğini yeniden canlandırmak. Bu çalışmalar tamamlandığında, İstanbul’un geçmişten bugüne uzanan ticari ve sosyal yaşamı daha görünür hâle gelecek. Tarihî hanların yeniden ayağa kaldırılması, İstanbul’un kültürel mirasını geleceğe taşıyan önemli bir ihya yolculuğu olarak görülüyor.

Fatih Belediyesi, sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişimi destekleyen Bahçe Manavı uygulamasıyla ilçe sakinlerini taze ürünlerle buluşturuyor. İlaçsız tarım yöntemiyle yetiştirilen sebze ve meyveler; tazeliği, doğal aroması ve mevsimine uygunluğu ile öne çıkıyor. “Bahçeden manava, manavdan sofranıza” anlayışıyla sunulan ürünler, Çarşamba ve Cumartesi günleri Bahçe Manavı tezgâhlarında yerini alıyor. Vatandaşlar, hem yerel üretimi destekliyor hem de sağlıklı gıdayı doğrudan temin etme imkânı buluyor. Yedikule ve Ayvansaray Bahçe Manavları Taze, doğal ve güvenilir ürünlerle sofralar buluşuyor.

İstanbul’un simge yapılarından biri olan Fener Rum Erkek Lisesi, 13–14 Aralık tarihlerinde ziyaretçilere kapılarını açtı. Haliç’e hâkim konumuyla dikkat çeken ve halk arasında “Kırmızı Mektep” olarak bilinen yapı, mimarisi ve köklü geçmişiyle büyük ilgi gördü. 1881 yılında inşa edilen ve Osmanlı döneminden günümüze ulaşan nadir eğitim yapılarından biri olan lise, normal şartlarda ziyarete açık olmaması nedeniyle bu özel tarihlerde meraklılarını adeta zamanda yolculuğa çıkardı. Ziyaretçiler, okulun tarihi salonlarını, yüksek tavanlı koridorlarını ve eşsiz İstanbul manzarasını yakından görme fırsatı buldu. Fener semtinin kültürel hafızasında önemli bir yere sahip olan Fener Rum Lisesi’nin bu tür özel günlerde ziyarete açılması, hem tarih meraklıları hem de fotoğraf tutkunları için kaçırılmayacak bir deneyim sundu.